Refleksolojiyi bugünkü şekliyle beyin dâhil olmak üzere tüm organlarımızın el ve ayak tabanlarındaki uzantılarına yani son bulan sinir uçlarını masaj yoluyla belirli tekniklerle uyarma olarak tanımlayabiliriz. Kısaca sinir sistemimizin el ve ayak tabanındaki periferik sonlanmalarını uyarma olarak tanımı geliştirebiliriz.
Refleksoloji, ayaklarda, bedenin tüm bölgelerine, organlarına ve sistemlerine karşılık gelen refleks noktalarına, el ve parmaklarla uygulanan bir baskı tekniğidir.Ayaktan transdermal yolla yapılan her hedefli uyarı öncelikli olarak merkezi sinir sistemini oradan da beyni direkt etkiler bu sayede beyindeki ilgili organ yada bölgeyi kontrol eden nöronlar arasındaki sinaptik bağlar zenginleşip karmaşıklaşarak görevini daha iyi yapacak seviyeye gelir.Bu yöntemle bedenin kendi kendini tedavi etme mekanizması harekete geçirilir ve bedende fizyolojik bir rahatlama sağlanır.
Vücudun dengede kalmasını sağlamak için, her organ ve bez için kan dolaşımı ve sinir sisteminin optimum çalışması çok önemlidir. Çünkü organlar ve bezler vücudun sağlığı için çalışırlar. Bunların her biri kendi katkısını sağlar ve organizmanın mükemmel çalışmasını sağlarlar. Sinir yumaklarından oluşan bu tel şeklindeki yapılar yani sinir ağları uyarıları merkezi sinir sitemi ile vücudun diğer kısımları arasında getirip götürürler. Bunlar vücudun “tellerini” oluştururlar. Her karmaşık tel sisteminde olduğu gibi burada da kısa devre olabilir. Kısa devre genellikle, önemli bir organa bağlı önemli bir sinir demetine veya bir sinire yapılan baskıdan kaynaklanır.Gevşeme ile birlikte sinir ve damarlardaki baskı ortadan kalkar, kan dolaşımı iyileşir ve buna bağlı olarak oksijen açısından zengin besin maddeleri vücudun her tarafına yayılır.Günümüzde refleksoloji koruyucu sağlık konseptinde bir terapi olarak görüldüğü gibi sinirlerle ilgili birçok nörolojik problemde ciddi bir destekte sağlayabilmektedir.Refleksolojiyi bugünkü şekliyle beyin dâhil olmak üzere tüm organlarımızın el ve ayak tabanlarındaki uzantılarına yani son bulan sinir uçlarını masaj yoluyla belirli tekniklerle uyarma olarak tanımlayabiliriz. Kısaca sinir sistemimizin el ve ayak tabanındaki periferik sonlanmalarını uyarma olarak tanımı geliştirebiliriz.Refleksoloji, ayaklarda, bedenin tüm bölgelerine, organlarına ve sistemlerine karşılık gelen refleks noktalarına, el ve parmaklarla uygulanan bir baskı tekniğidir.Ayaktan transdermal yolla yapılan her hedefli uyarı öncelikli olarak merkezi sinir sistemini oradan da beyni direkt etkiler bu sayede beyindeki ilgili organ yada bölgeyi kontrol eden nöronlar arasındaki sinaptik bağlar zenginleşip karmaşıklaşarak görevini daha iyi yapacak seviyeye gelir.Bu yöntemle bedenin kendi kendini tedavi etme mekanizması harekete geçirilir ve bedende fizyolojik bir rahatlama sağlanır.
Vücudun dengede kalmasını sağlamak için, her organ ve bez için kan dolaşımı ve sinir sisteminin optimum çalışması çok önemlidir. Çünkü organlar ve bezler vücudun sağlığı için çalışırlar. Bunların her biri kendi katkısını sağlar ve organizmanın mükemmel çalışmasını sağlarlar. Sinir yumaklarından oluşan bu tel şeklindeki yapılar yani sinir ağları uyarıları merkezi sinir sitemi ile vücudun diğer kısımları arasında getirip götürürler. Bunlar vücudun “tellerini” oluştururlar. Her karmaşık tel sisteminde olduğu gibi burada da kısa devre olabilir. Kısa devre genellikle, önemli bir organa bağlı önemli bir sinir demetine veya bir sinire yapılan baskıdan kaynaklanır.
Gevşeme ile birlikte sinir ve damarlardaki baskı ortadan kalkar, kan dolaşımı iyileşir ve buna bağlı olarak oksijen açısından zengin besin maddeleri vücudun her tarafına yayılır.Günümüzde refleksoloji koruyucu sağlık konseptinde bir terapi olarak görüldüğü gibi sinirlerle ilgili birçok nörolojik problemde ciddi bir destekte sağlayabilmektedir.